Düşük Tehdidi
VAJİNAL KANAMA OLMASI GEREKİR
Gebeliğin erken dönemlerinde görülen vajinal kanamalar düşük tehdidi olarak adlandırılır. Düşük tehdidinin en önemli özelliği rahim ağzında bir açılma veya herhangi bir değişiklik olmamasıdır. Kanama ile birlikte ağrı yada kramp olmaması tipiktir. Ağrı varlığında olayın bir düşük ile sonuçlanması daha büyük bir olasılıktır.
Kanamanın miktarı genelde çok fazla değildir. Rengi parlak kırmızıdan koyu kahverengiye kadar değişebilir. Kanamanın renginin kırmızı olması aktif taze bir kanamayı düşündürüken, koyu renkli kanamalar daha erken dönemde olmuş ve büyük olasıkla kesilmiş olan kanamaların belirtisi olarak kabul edilir.
GÖRÜLME SIKLIĞI NEDİR ?
İlk 3 aylık dönemde vajinal kanama görülmesi çok sık karşılaşılan bir durumdur.20 haftadan küçük tüm gebeliklerin yaklaşık %25-30'unda az ya da çok kanama görülür. Bu hastaların yaklaşık yarısında gebelik bir düşük ile sonuçlanırken geri kalan yarısında ise gebelik normal bir şekilde devam eder.
NE YAPMAK GEREKİR ?
Erken gebelikte kanama görülmesi, yapılan ultrasonografide bebeğin ve kalp atışlarının görülmesi durumunda düşük tehdidi tanısı konur. Burada önemli olan rahim ağzında bir açılma olmamasıdır. Muayenede öncelikle spekulum incelemesi yapılarak kanamanın rahim içinden geldiğinden emin olmak gerekir. Bazı idrar yolu enfeksiyonları ya da rahim ağzındaki iltihaplar da kanamaya yol açacağından hatalı olarak düşük tehdidi tanısı konabilir. Ayrıca daha önceden ultrason ile gebelik kesesi görülemiş ise erken gebelikte görülen diğer kanama nedenleri de mutlaka araştırılmalıdır. Bu nedenlerden en önemlisi dış gebeliktir.
NASIL TEDAVİ EDİLİR ?
DüşÜk tehdidi durumunda yapılabilecek en uygun davranış aktivite kısıtlamasıdır. Kanamanın şiddetine göre hareket kısıtlamasının derecesi de değişir.
Hafif koyu renkli kanama varlığında ağır fiziksel aktivite kısıtlaması genelde yeterli olur. Bu gibi durumlarda kişi günü genelde yatakta dinlenerek geçirmeli, eğer çalışıyorsa kanama tamamen kesilene kadar çalışmaya ara vermelidir. Yemek yemek ve tuvalete gitmek dışında yataktan pek fazla çıkmamak uygun bir yaklaşım olacaktır. Kanamanın daha şiddetli olduğu durumlarda ise kesin yatak istirahati gereklidir. Böyle bir durumda kişinin hastaneye yatırılarak izlenmesi daha uygun olur. Hasta yemek yemek ve tuvalate gitmek için dahi yataktan çıkmaz. Tüm ihtiyaçlarını yatakta giderir.
Erken gebelik döneminde vajinal kanama görülmesi durumunda en sık başvurulan tedavi yöntemlerinden birisi progesteron hormonu desteği verilmesidir. Progesteron sadece bu hormonun eksik olduğu bilinen ve buna bağlı düşük öyküsü olanlarda ya da progesteron eksikliği açısından yüksek risk altında olanlarda kullanılmalıdır. Bu hasta grubuna en güzel örnek tüp bebek uygulamaları sonrası hamile kalan kadınlardır. Bu hastalarda gebeliğin 10-12. haftasına kadar progesteron desteği yapılır. Düşük ile sonuçlanacak olan bir gebeliği ne yazık ki herhangi bir tedavi ile durdurmak mümkün olmamaktadır. Düşüklerin %90'ından fazlasında neden o bebeğe ait bir kromozom bozukluğu olduğundan bu bebeğin canlılığını devam ettirmesi nerdeyse olanaksızdır. Yani genetik ya da başka major bir anormalliği olan fetuslar ne yaparsanz yapın düşecektir.
soru@ilkerkayhan.com